NAY ve NEYZENLER
Refi’ Cevad Ulunay
02.10.1959
Pek eski tarihlerden beri Nay, Türk mûsikîsinde en mümtaz mevkii ihraz edegelmiştir. O zamanki meşhur Neyzenler hakkında Atrab-ül-âsâr gibi kitaplarda malûmat vardır. Ben bu yazımla okuyucularıma mûsikî âleminde nam vermiş, kendilerinden bahsettirmiş Neyzenler hakkında müteferrik malûmat ve menkıbeler arzedeceğim:
Sultan Mahmut devri ricalinden Kazasker namıyla meşhur Mustafa İzzet efendiden başlayalım. Mustafa İzzet efendi zamanının en güzel Nay çalanlarından biridir. Sultan Mahmut kendisine iltifat edermiş. Huzurda yapılan fasıllara Mustafa İzzet efendi’nin de iştirâkini arzu eder, fakat bunu bir irade ile yapmaz, Mustafa İzzet efendiyi huzuruna getirttikten sonra saz takımını celbettirir ve onlara:
-Efendi hazretlerini güzel eserlerle eğlendiriniz.
Emrini verir, Kazesker de birkaç eserden sonra Nay’ı ile fasla iştirâk edermiş.
Mûsikîmizde Beşiktaş Mevlevîhânesi postnîşini Şeyh Sait efendi’den başlayan bir silsile vardır ki hemen hepsi Neyzenlikte üstad mertebesindedir.
Şeyh Sait efendi Şevk Efzâ saz semaisinin bestekârı olarak şöhret almıştır, birbirinden güzel saz eserleri vardır. Oğlu Yusuf Paşa ise Neyzenlikte yüksek mertebeye çıkmıştır. Muzika-i Hümayunda ferik rütbesinde olduğu için pederi Sait efendinin vefatında postnîşin olamamış, Beşiktaş Mevlevîhânesi şeyhliği Mora Yenişehir Mevlevî şeyhi büyük Nazif Dede’ye tevcih edilmiştir. Bu zat, şair Yenişehirli Avni bey’in kayınpederidir. Yusuf Paşa kapı anahtarı ve muslukla dahi Nay çalarmış.
Yusuf Paşanın çırağı Neyzen Üsküdarlı Salim beydir. Bu zat Mevlevî değildir, Sa’di’dir. Bir Cumartesi akşamı Sandıkçılar dergâhında zikr esnasında vecde gelmiş, “Allah” diye secdeye kapanmış ve ruh teslim etmiş. Osman Şemsi efendi vefatına şu tarihi söylemiş:
Kıldı Allah diyerek Hakka i’lan vaslını
Çaldı neyzen Mir-Sâlim ömrünün son faslını
Salım bey hayli Neyzen yetiştirmiştir, fakat onların içinde en fazla şöhreti olan Üsküdarlı Şakir beyle, Aziz Dede’dir.
Şakir bey, akort vermezmiş. Elindeki Nay’la hangi akort olursa çalarmış. Nay’da bunu yapacak başka üstad yoktur.
Aziz Dede’ye gelince: ilk defa meşk için Salim bey’e gittiği zaman, Salim bey:
-Üfle!
Demiş. Aziz Dede öyle bir dem tutmuş ki, hocası:
-Sen benimle alay mı ediyorsun. Ney üflemesini bilmeyen böyle dem tutabilir mi?
Aziz Dede Galata Mevlevîhânesi Neyzenbaşısı Hattat Emin efendi’yi yetiştirmiştir. Ben Emin efendiyi dinlemek saadetine nâil oldum. O kamış parçasından süzülen nağmelerin safiyeti hâlâ kulağımdan gitmez.
#Refi’ Cevad Ulunay