Osmanlı Devleti’nde Mevlevî Olmayanların Sikke Giymesine Karşı Alınan Önlemler – Serdar Ösen

Osmanlı Devleti’nde Mevlevî Olmayanların Sikke Giymesine Karsı Alınan Önlemler

Serdar Ösen

Özet:

Genel olarak madeni para anlamındaki kullanımıyla bilinen sikke, tarz, kanun, siret ve namus gibi anlamlara da sahip olmakla birlikte Mevlevîlikte Mevlevîlerin baslarına giydikleri baslığa verilen isimdir. Külah-ı Mevlevî’de denilen sikkeler, Mevlevîliğin ilk dönemlerinden 19. yüzyıla gelinceye kadar farklı biçimlere bürünmüştür. Sikkelerin biçimi ve şekilleri giydirilen kişilerin konumlarına göre değişiklik göstermekteydi. Sikke giymek, baslı basına bir liyakat, hak ve mazhariyet idi. Sikke, belli aşamalardan sabırla ve başarıyla geçenlerin nâil olabildikleri bir mevkiinin sembolüdür. Bu anlam ve değerinden dolayı, giydirilmesi de, şeyhin eliyle ve düzenlenen özel törenle gerçekleşirdi.

Sultan II. Mahmut döneminde Adana Valisi iken Konya Valiliğine atanan Esat Pasa Konya’ya geldikten bir kaç gün sonra tebdilen yaptığı çarsı pazar gezilerinde Konya sokaklarında basına Mevlevî sikkesi giymiş bir sürü insanla karşılaşmıştır. Esat Paşa’nın karşılaşmış olduğu bu durum karsısında ne tür tedbirlere başvurduğu, Konya’da Mevlevî sikkesine gösterilmiş olan bu rağbetin sebepleri, Mevlevî olmayanların sikke giymelerinin yasaklanması ve sikke imal eden ustaların denetim altına alınmasına isteğine kadar giden sürecin detayları bu çalışmanın konusunu oluşturmaktadır.

 

Bir yanıt yazın 0