DİNSEL ÇOĞULCULUK VE DIŞLAYICILIK ARASINDA MEVLÂNÂ
Cengiz BATUK
ÖZET
Bu makale Mevlânâ’nın gayri-müslimlere bakışının dini çoğulculuk ve dışla-macılık arasında bir yerde oluşunun tahlil etmeyi hedeflemektedir; ancak bu yer basitçe dinsel kapsamacılık (inclusivism) değildir; çünkü Mevlânâ’nın çalışmaları Batı dünyasının Hıristiyan olmayanlar ve Batılı olmayanlara ilişkin geliştirdiği gibi bir “öteki” kavramını yansıtmaz. Bu nedenle, Mevlânâ’nın gayri-müslimlere yaklaşımını Batılı dışlamacılık, kapsayıcılık, çoğulculuk, diyalogculuk ve işbirlikçilik kavramları bağlamında anlamaya çalışmak yanlış olacaktır. Batı Hıristiyanlığı diğer dinleri ve inançları “Ben ve Öteki” düalistik metafiziği temelinde algılar. Mevlânâ’nın çağrısının Müslümanlar ve Müslüman olmayanlardan (Hıristiyanlar, Yahudiler, Budistler, Ate-istler ve Putperestler vb.) karşılık bulmasının nedeni de onun diğer inanç sahiplerini algılamasında bir “öteki” düşüncesine müsaade etmemesidir.